Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Yeşilkuş, Fatma" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • [ X ]
    Öğe
    A Contemporary Management Practice: Mindfulness in The Work Settings
    (Ali KORKUT, 2020) Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar
    In recent years, the concept of mindfulness has become more salient in organizations that concern about the impact of the constant unpredictable change on the well-being and performance of employees. Mindfulness in organizations refers to the degree to which employees are mindful and aware in their workplace and is a practicable strategy to encourage employee performance and noteworthy organizational efficiency. It occurs when promoting awareness of vision, goals, and values of the organizations, integrating organization vision with the executive team, interacting regardfully and mindfully with internal and external customers, identifying the fundamental problems facing the organization, and creating an environment where employees interconnected each other and their voice is equally valued. In this respect, for organizations, mindfulness has a myriad of benefits that contain empathy and greater acceptance of colleagues, resiliency (response flexibility), improved working memory and task performance, increased self-determination, and more accurate affective forecasting (gut feelings). Therefore, the current study was carried out to understand the contributions of mindfulness to help both employees and managers for improving their core competencies in accordance with organizational efficiency and effectiveness and aimed at exploring the necessity of integrating mindfulness in the work settings as a contemporary management practice.
  • [ X ]
    Öğe
    A New Generation Strategic Management to the Perception of Leadership Behaviors: From Cognitive School to Neurostrategy and Neuroleadership
    (Afyon Kocatepe Üniversitesi, 2021) Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar; Korkmazyürek, Haluk
    Since the brain is the master controller for managing all the systems in the body, the leader is the master controller too for that in the organization. In this context, it has been seen that the Cognitive School, which is a pioneer in researching the strategy formulation process of leaders, who are key individuals in the creation and management of organizational culture and determine the vision and direction of the organization, has given place to the concepts that are neurostrategy which enable the use of neuroscience to create strategies for organizational purposes and neuroleadership which leads up to the integration of leadership with neuroscience. Therefore, the current study emphasizes the significance of the leaders’ mental process in strategizing from the Cognitive School perspective and suggests that it is necessary to benefit from neuroscience techniques in analyzing the leader’s mind with new and contemporary methods. In addition to that, it aims to fulfill the clear gap seen in the Turkish literature by presenting a conceptual framework for the concepts of neuroleadership, which emphasize the application of neuroscientific methods on leaders, and the concepts of neurostrategy that focus on making strategic decisions in high anxiety and risk situations.
  • [ X ]
    Öğe
    A research on master’s and doctoral theses on digital leadership
    (Engin ÇAKIR, 2024) Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar
    In the realm of business, digital transformation has become a fundamental factor in gaining a competitive advantage for organizations. With the continuous evolution of information and communication technologies, organizations must possess leaders who are well-versed in digitalization and possess next-generation leadership skills. In this context, the emergence of digital leadership has become imperative in an era where technology is rapidly advancing, as organizations need to achieve success. Leaders with proficiency in digital leadership have increasingly assumed a pivotal role within organizations, effectively harnessing technology to foster innovation and prepare their organizations for the future. Consequently, this study delves into the realm of digital leadership, a management technique deemed essential for navigating transformations in the business world and considered a key to success. This study thoroughly examines the master’s and doctoral theses on digital leadership in Turkey, as obtained from the Council of Higher Education Thesis Center. It was found that there were 12 completed master’s theses and 4 completed doctoral theses on digital leadership. Of these postgraduate theses were mostly prepared with a quantitative research design. Furthermore, it has been determined that almost all of these completed postgraduate theses were published in Turkish.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Does Psychological Ownership Affect Green Organizational Behavior?
    (2022) Özbozkurt, Onur Başar; İnce, Mehmet; Yeşilkuş, Fatma
    This paper explores the impact of psychological ownership in an organizational plane on green organizational behavior, which plays a significant role in creating a sustainable environment and helps mitigate ecological issues of the world. The present study aims at being fulfilled the research gap by exploring the impact of psychological ownership on green organizational behavior. To this end, the data was collected from 237 employees working at one of the leading fastener manufacturers in Turkey by using the convenience sampling method. The data obtained from the questionnaire has been analyzed via “SPSS 26.0”. Our findings suggest that psychological ownership has a statistically significant impact on green organizational behavior and contributes to theoretical and practical implications.
  • [ X ]
    Öğe
    İşe Bağlılığın İşte Kalma Niyeti Üzerindeki Etkisinde İş Gören Sesliliğinin Aracılık Rolü
    (Ankara Bilim University, 2020) İnce, Mehmet; Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar
    İş görenler, işin türü ve doğası ne olursa olsun, organizasyonların kilit unsurlarından birisidir. Günümüz rekabet ortamında faaliyetlerine devam etmek isteyen organizasyonlar, iş görenlerle ilişkilerini başarılı bir şekilde yönetme isteğinde ve iş görenlerini daha uzun süre organizasyonda tutma eğiliminde olmaktadır. Bu doğrultuda organizasyonlar, daha yüksek düzeyde performans elde edebilmede ve yetenekli iş görenlerin işe bağlılığının ve işte kalma niyetinin oluşmasında, iş gören sesliliği kavramına daha fazla ilgi göstermeye başlamaktadır. Buradan hareketle bu çalışma, işe bağlılık, işte kalma niyeti ve iş gören sesliliğini detaylı bir şekilde ele almayı, bu değişkenler arasındaki etkiyi ve işe bağlılığın işte kalma niyeti üzerindeki etkisinde iş gören sesliliğinin aracılık rolünü inceleyerek ilgili literatürde açıkça görülen eksikliği gidermeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla, kartopu örneklem yöntemi ile ulaşılan 368 iş görenden elde edilen veriler “SPSS 21.0” ve “AMOS 24.0” nicel analiz programları kullanılarak analiz edilmiştir. Analiz sonucunda, işe bağlılığın işte kalma niyeti ve iş gören sesliliği üzerinde pozitif yönlü ve anlamlı bir etkisinin var olduğu; iş gören sesliliğinin işte kalma niyeti üzerinde pozitif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin var olduğu ve işe bağlılığın işte kalma niyeti üzerindeki etkisinde iş gören sesliliğinin kısmi aracılık rolüne sahip olduğu tespit edilmiştir
  • [ X ]
    Öğe
    Nörostratejik yönetimde fMRI ve EEG teknikleri ile beyni keşfetmek: İhracat gerçekleştiren karar vericiler üzerine bir araştırma
    (2024) Yeşilkuş, Fatma
    İş dünyasının dinamik yapısı içerisinde strateji, işletmelerin varlık nedenini belirleyen, karmaşık sorunları çözen ve rekabet avantajı elde etmelerini sağlayan kilit bir unsurdur. Strateji oluşturma sürecinde karar vericilerin beynindeki bilişsel değişkenleri keşfetmek ve strateji oluşturma sürecindeki dinamikleri anlamak, işletme yönetiminde devrim niteliğinde bir gelişmedir. Buradan hareketle bu tez çalışması, strateji oluşturma sürecinde Bilişsel Okul perspektifini benimseyerek, karar vericilerin beyin aktivitelerini incelemek suretiyle strateji oluşturma sürecini derinlemesine ele almaya odaklanmaktadır. Bu doğrultuda, bakliyat ve yaş meyve sebze sektöründe ihracat gerçekleştiren iki kadın ve iki erkek olmak üzere dört katılımcının elektroensefalografi (EEG) ve fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) teknikleriyle nörostratejik yönetim süreçleri incelenmiştir. İlk aşama olan EEG ile katılımcıların en yüksek düzeyde kaygı ve stres duyduğu ihracat riskleri belirlenmiş olup, akabinde her bir katılımcıya özgü örnek vaka hazırlanmıştır. İkinci aşamada ise katılımcıların örnek vakalara ilişkin oluşturdukları stratejileri, fMRI ile tespit edilmiştir. EEG sonuçlarına göre, bakliyat sektöründe ihracat gerçekleştiren erkek katılımcının lojistik ve dağıtım riski ile finansal risklere; yaş meyve sebze sektöründe ihracat gerçekleştiren erkek katılımcının ise lojistik ve dağıtım riskine ilişkin en yüksek düzeyde kaygı ve stres duyduğu gözlemlenmiştir. Bakliyat ile yaş meyve sebze sektöründe ihracat gerçekleştiren kadın katılımcıların ise devlet kısıtlaması/ihracat kısıtlaması riskine ilişkin en yüksek düzeyde kaygı ve stres duyduğu tespit edilmiştir. Katılımcıların fMRI bulgularına göre, dört katılımcıda da bilateral oksipital düzeylerde, optik sinirler ve ekstrakonal adaleler trasesinde aktivasyon ile uyumlu sinyallerin var olduğu kaydedilmiştir. Bu bulgular, ihracat gerçekleştiren karar vericilerin nörostratejik yönetim sürecinde geçmiş deneyimlerini, pazar analizlerini ve ticaret stratejilerini görsel hafıza kullanarak değerlendirdiklerini ortaya koymaktadır.
  • [ X ]
    Öğe
    PSİKOLOJİK SERMAYENİN İŞE ANGAJE OLMA ÜZERİNDEKİ ETKİSİNDE POZİTİF SES ÇIKARTMA DAVRANIŞININ ARACILIK ROLÜ
    (2022) Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar; Korkmazyürek, Haluk
    Beşerî sermaye, sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmede işletmeler için nadir ve taklit edilemez stratejik bir kaynaktır. Bu nedenle çalışanların, işletmenin amaçlarına yönelik performans göstermesinde psikolojik kapasitelerinin iyileştirilmesi ve geliştirilmesi önemlidir. Bu bağlamda, çalışanların psikolojik kapasitelerinin ölçümüne olanak sağlayan psikolojik sermaye ve işe angaje olma kavramları ön plana çıkmaktadır. İlgili literatürde bu iki değişken arasındaki ilişki birçok kez incelenmiş; ancak, ilişkiye sebebiyet veren aracı değişkenin tespitine yönelik eksiklik fark edilmiştir. Ayrıca literatürde, bu iki değişkeni, pozitif ses çıkartma davranışının yordadığı gözlemlenmiştir. Buradan hareketle gerçekleştirilen bu çalışmada kartopu örneklem tekniğiyle 375 katılımcıya ulaşılmış ve elde edilen verilerin istatistiksel analizi gerçekleştirilmiştir. Analiz sonucunda, psikolojik sermayenin işe angaje olma ve pozitif ses çıkartma davranışı üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkiye sahip olduğu görülmüştür. Bununla birlikte, pozitif ses çıkartma davranışının işe angaje olma üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkisinin olduğu tespit edilmiştir. Son olarak, psikolojik sermayenin işe angaje olma üzerindeki etkisinde pozitif ses çıkartma davranışının kısmi aracılık rolü üstlendiği sonucu ortaya çıkmıştır.
  • [ X ]
    Öğe
    Stratejik İnsan Kaynakları Yönetimi Üzerine Profesyonel Uygulamalar: Nitel Bir Araştırma
    (2021) Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar
    İnsan kaynakları yönetimi (İKY), öncelikle organizasyonların hedeflerine\rulaşma çabalarına bağlı olarak verimliliğin ve etkililiğin artırılması, büyüme,\rhizmetlerin iyileştirilmesi ve karşılaşılması muhtemel olan krizlerle baş\redilebilmesi noktasında kullanılan kilit bir yönetim aracıdır. Ancak,\rorganizasyonların yoğun rekabet ortamı ve çevresel zorluklara maruz\rkalması ve beşerî sermayenin üretimdeki öneminin ve organizasyonel\rverimlilik üzerindeki temel rolünün anlaşılması, hemen her organizasyon\riçin insan kaynaklarının stratejik olarak yönetilmesini gerekli kılmıştır. Bu\rnedenle çalışma, yoğun rekabet ortamıyla birlikte değişen iş dünyasına\ruyum gösterebilmek amacıyla insan sermayesinin, geleneksel insan\rkaynakları yönetimi yaklaşımının aksine stratejik insan kaynakları yönetimi\r(stratejik İKY) çerçevesinde yönetilmesinin kritik öneme sahip olduğunu\rileri sürmektedir. Buradan hareketle, ilgili literatürde stratejik İKY üzerine\rbirçok nicel çalışmanın bulunması, nitel çalışmaların ise kısıtlı sayıda olması\rsebebiyle bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden fenomonoloji deseni\rkullanılmıştır. Bununla birlikte çalışmada, ölçüt örnekleme yöntemi\rkapsamında belirlenmiş İK profesyoneli ile derinlemesine görüşme\rgerçekleştirilmiştir. Görüşme sonucunda elde edilen verilerin “NVivo 12”\rnitel analiz programı aracılığıyla içerik ve betimsel analizi gerçekleştirilerek\rtemalar belirlenmiştir. Analiz sonucunda, İK profesyonelinin sırasıyla\rstratejik İKY, güven ve bağlılık, kurum içi iletişim ve nöro İKY temalarına\rvurgu yaptığı tespit edilmiştir. Bu çalışmanın, Türkçe literatürde stratejik\rİKY uygulamalarına ilişkin gerçekleştirilen nitel çalışmaların kısıtlı sayıda\rolması ve İK profesyonelinin deneyim ve görüşlerini aktarması nedeniyle\rliteratüre ve uygulayıcılara katkı sağlaması beklenmektedir
  • [ X ]
    Öğe
    The Strategic Management of Financial Risks in International Business
    (Ali KORKUT, 2021) Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar
    International business activities, which encourage the cross-border transfer of goods, services, resources, individuals, ideas and technologies, are carried out with market entry strategies such as exporting and importing which enable the movement of goods from one country to another, and licensing and franchising that includes contractual agreements via allowing foreign firms to use goods, services, and processes from other nations. However, multinational companies (MNCs) are exposed to socio-cultural risks, political risks, commercial risks, and financial risks in the market during the internationalization process. In this sense, it has been observed in the relevant literature that MNCs are heavily exposed to exchange rate risk, one of the financial risk types, and they have difficulties in managing this type of risk. Therefore, the current study aims to contribute to the relevant literature by explaining the strategic management of exchange rate fluctuations frequently encountered in international business activities by MNCs and to guide the practitioners who continue their business activities in this field.
  • [ X ]
    Öğe
    Yengeç Sepeti Sendromunun Akademisyenliğe Yabancılaşma Üzerindeki Rolünün İncelenmesi
    (2024) Yeşilkuş, Fatma; Özbozkurt, Onur Başar; Sezal, Necdet
    Yükselen bireyi aşağıya çekme sendromu olarak bilinen yengeç sepeti sendromu, bir kovadaki yengeçlerin birbirini aşağı çekmesiyle ortaya çıkan bir yaklaşımdır. Etkileşimin yüksek ve nitelikli olması gereken üniversitelerde böyle bir durum ile karşılaşılması, mesleği gereği ülkenin genç nüfusunu yönlendiren ve ülkenin geleceğine yön veren araştırmalar ve faaliyetler yapan akademisyenlerin, akademisyenliğe yabancılaşmasına sebebiyet vermektedir. Bu çalışmanın amacı, yengeç sepeti sendromunun, eğitim-öğretim faaliyetlerine ek olarak bilimsel çalışmalar, idari faaliyetler, toplumsal ve sosyal faaliyetler gibi birçok önemli görevi olan akademisyenlerin, akademisyenliğe yabancılaşma düzeylerini ne ölçüde yordadığını keşfetmektir. Üç bölümden oluşan veri toplama aracı ile kartopu örneklem yöntemi kapsamında 242 akademisyene ulaşılarak veriler toplanmıştır. Araştırmada, ölçeklerin geçerliliğini doğrulamak için AMOS 24 programı ile doğrulayıcı faktör analizi gerçekleştirilmiştir. SPSS 26.0 nicel analiz programı vasıtasıyla, ölçeklerin güvenirliğini test etmek için Cronbach Alfa katsayısı değerleri hesaplanmıştır. İlgili değişkenler arasındaki ilişkiyi incelemek için korelasyon; yengeç sepeti sendromunun akademisyenliğe yabancılaşma ve alt boyutları üzerindeki rolünü incelemek için ise çoklu regresyon analizinden faydalanılmıştır. Analiz bulgularında, yengeç sepeti davranışına maruz kalan akademisyenlerin akademisyenliğe yabancılaştığı, bilimsel araştırma yapmaktan kaçındığı, kendisini akademik süreçlerden izole ederek yalıtılmışlık ve güçsüzlük duygularını ortaya çıkardığı görülmüştür. Yengeç sepeti davranışının etkilerini azaltmak ve akademisyenlerin yabancılaşma hissini önlemek için kurumlar arası destek ağları oluşturulmalı, akademik topluluklar arasında dayanışma ve iş birliği teşvik edilerek, araştırmacıların izole olma eğilimleri engellenmeli ve güçsüzlük duygularını aşmalarına yardımcı olunmalıdır.

| Tarsus Üniversitesi | Kütüphane | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Tarsus Üniversitesi, Mersin, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim