Şen, Bülent2025-03-162025-03-1620222791-96842792-0038https://hdl.handle.net/20.500.13099/799ABD’de kentlerin örgütlenmesinde ırk her zaman başat unsurlardan biridir. Irk ayrımcılığı ve siyahların sosyo-mekânsal ayrışma süreci el ele yürür. Siyah Amerikalılar resmî olarak kaldırılmış olsa bile köleliğin tüm aşağılayıcı sınıfsal ve toplumsal durumlarına maruz kalmaya devam eder. Geniş toplumun sosyo-kültürel dünyasından ve vatandaşlık haklarından uzakta tutulurlar. 20. yüzyılda ABD’de iki büyük göç süreci siyahları kentli toplum hâline getirmiştir. Ancak siyahların kentsel alanlara akışı beraberinde beyaz tepkiyi harekete geçirir. Geçmişin ırkçı mirası üzerinde siyahların kentsel görünürlüğünün artışı ve belli alanlarda yoğunlaşması hâkim beyaz toplumda korku ve endişe kaynağına dönüşür. 1960’lar siyahların reform talepleri ve hak mücadelelerinin yükselişine tanıklık eder. Sivil haklar hareketi ve getto ayaklanmaları koşullarında ırklar arası gerilim artar. Söz konusu dönemde yapılan reformlar, hazırlanan programlar ve eylem planları etkili bir sonuç vermez. Aksine ırka dayalı etno-kültürel sınırlar belirginleşir, sosyal mesafe artar ve renk bariyeri daha da güçlenir. Özellikle yoksul kalabalık nüfusun bulunduğu yerlerde yaşayan siyahların dezavantajlı konumu daha da perçinlenir. Buralarda yaşayan beyazlar ve orta sınıf siyahların iç kent alanlarını terk edişi bozulma eğilimlerini daha artırır. Terk edilen bu mahallelerde gittikçe homojenleşen bir nüfusun ortaya çıkışı ırksal izolasyon ve ayrışmayı ileri noktalara taşır. 1970’lerden itibaren endüstri sonrası kentin dönüşümü, Keynesyen-Fordist çağın kapanışı ve neoliberalizmin hâkimiyeti süreçleri siyah gettonun çözülüşünü hızlandırır. Yeni ekonomik değişim dalgası ve azalan iş fırsatları fiziksel köhneleşme, nüfussuzlaşma, işsizlik ve yoksulluk eğilimlerini güçlendirir. Kentsel marjinalliğin değişen formları içinde sokak ekonomisi, yeraltı ekonomisi, güvencesiz işler vb. artışı asayiş sorunları ile gettoları yaftalanmış yerler hâline getirir. Beyaz kentlerin tecrit edilmiş muhitlerinde yaşayan AfroAmerikan kent paryalarının kümelenmesi ileri marjinalliğin yeni bir formunu sunar. Ortaya çıkan yeni getto gerçekliğinin eski yaklaşımlarla çözümlenemeyeceğini ileri süren Wacquant hipergetto kavramıyla alanyazına önemli katkı yapar. Wacquant özgün saha araştırmaları ışığında mekânsal dışlama ve ayrımcılığın en şiddetlisi, aynı zamanda ırksal ayrımcılık ve kamusal kayıtsızlığın sonucu olarak hipergetto kavramını geliştirir. Bu çalışmada ABD’deki sosyo-mekânsal ayrışma sürecine yer verilerek günümüzdeki boyutları Wacquant’ın hipergetto açıklamaları merkeze alınarak tartışılmaya çalışılacaktır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessGettoHipergettoKentsel AyrışmaKentsel MarjinallikWacquantSİYAH AMERİKA: GETTO’DAN HİPERGETTO’YAArticle22193228