Tarsus Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dergisi

Bu koleksiyon için kalıcı URI

https://hdl.handle.net/20.500.13099/377

Listeleniyor 1 - 20 / 43

Yenilikçilik ve İç Girişimcilik İlişkisinde Sosyal Medyanın Rolü
(Tarsus Üniversitesi, 2023) Çetinkaya, Ali Şükrü; Öztürk, Feyza Nur
İnovasyon, örgütlerin rekabet avantajı elde etmede kullanabileceği en önemli faktörlerden biridir. İnovasyon, kuruluşların rekabet ortamında ayakta kalabilmeleri için ürünlerini, hizmetlerini ve üretim yöntemlerini sürekli olarak farklılaştırmalarına ve yenilemelerine olanak tanır. İç girişimcilik, kuruluşların gelişmesinde ve büyümesinde önemli bir unsur olarak kabul edilir. Sosyal ağlar, yeni ürün ve hizmetlerin yaratılmasında önemli bir rol oynayabilir. Bu ampirik araştırmada, inovasyon ve iç girişimcilik arasındaki ilişkide sosyal medyanın düzenleyici etkisinin ortaya konulması amaçlamıştır. Bu amaçla, Çorum, Samsun, Kocaeli ve Konya illerinde Bilgi ve İletişim Teknolojileri sektöründe faaliyet gösteren işletmelerde çalışan ve basit tesadüfi yöntemle belirlenen 281 çalışandan geçerli anket geri dönüşü elde edilmiştir. Veri analizi; tanımlayıcı istatistik, açıklayıcı faktör analizi, yapısal eşitlik modeli yol analizi ve PROCESS düzenleyici değişken analiz teknikleri kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırma bulguları, iç girişimcilik ve inovasyon ilişkisinde sosyal medyanın düzenleyici bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymuştur. Diğer bir ifadeyle, sosyal medya örgütlerde inovasyon kaynağı olabilir.
An Approach That Transforms Differences Into Strength: A Biometric Analysıs of The Concept Of Inclusive Leadership
(Tarsus Üniversitesi, 2024) Yavuz, Ayşe
In order to achieve success in tough competitive conditions, organizations should accept employees with all their differences and work to maximize their contributions. At this point, leader behaviors play a decisive role. Leaders who respect employees, tolerate them, listen to their voices, support their efforts, act impartially and guide them are referred to as inclusive leaders. This study aims to conduct a bibliometric analysis of the studies on inclusive leadership. Scopus database was scanned and VOSviewer package program was used for the analysis. According to the Scopus database, the first study on inclusive leadership was conducted in 2010. The most studies were conducted in 2023. The most commonly used keyword is Inclusive Leadership (81 studies). When we look at the distribution of studies on inclusive leadership on the basis of countries, the most studies were conducted in the USA (114 studies). The author with the highest number of citations is Javed, Basharat with 465 citations, 5 articles, 284 total link strength. The most cited country is the USA with 1375 citations. In this study, it was observed that the concept of inclusive leadership was mostly discussed together with diversity, psychological safety, work engagement and innovation. It is thought that this study will contribute to the development of the literature on inclusive leadership and may be a guide for future studies.
Analysis of Financial Performance of Participation Banks in Türkiye Before and After Covid-19 with CAMELS Method
(Tarsus Üniversitesi, 2024) Alparslan, Nisa; Özbek, Bahar
The Covid-19 pandemic, which affected the whole world in a short time, first emerged in 2019 and started to show its effect in 2020 in Türkiye. During the pandemic, changes were observed in the banking sector, especially in terms of financial performance. Participation banks, whose share in the banking sector has recently increased in Türkiye, offer various financing services to investors through profit and loss sharing. In this study, the financial performances of participation banks operating in Türkiye were analyzed comparatively with the CAMELS method in the pre and post Covid-19 period. The ratios used in the CAMELS analysis were determined in line with the literature research and the unconsolidated financial statements and independent audit reports of the banks were utilized. As a result of the analysis, it was determined that Vakıf Participation Bank achieved the highest performance and Albaraka Türk Participation Bank achieved the lowest performance in the pre-Covid-19 period. It was concluded that Ziraat Participation Bank had the highest performance in 2020, which was evaluated within the scope of the Covid-19 period. Albaraka Türk Participation Bank had the lowest performance in the relevant year. Finally, when the results for the years after Covid-19 are analyzed, the highest performance was achieved by Kuveyt Türk Participation Bank. Albaraka Türk Participation Bank, Türkiye Finans Participation Bank and Ziraat Participation Bank showed the lowest performance in 2021, 2022 and 2023, respectively.
Export Performance: A Bibliometric Analysis Using VOSviewer
(Tarsus Üniversitesi, 2023) Kahveci, Ata
In this research, studies on export performance published in the Web of Science (WoS) database are examined in detail in terms of titles such as author, citation, source (journal), country, institution, and keywords by using bibliometric analysis method and it is aimed to evaluate the relationships between them with a holistic perspective. Using the keyword "export performance" in the WoS database, 2401 results were found in the search within the scope of "all fields" and VOSviewer program was used to analyze the data. According to the results of the research; it was determined that the publications were mostly published in the field of Business Administration, the country with the highest number of publications was the United States of America, the author with the highest number of publications was "Sousa Carlos m.p", the author with the highest number of citations was "Diamantopoulos, adamantios", the studies were mostly published in the "Journal of International Marketing", the country with the highest number of citations was "United States of America" and the institution with the highest number of citations was "University of Leeds". Furthermore, it was also concluded that the most used keywords were "Export Performance", "Export", "SMEs", and "Internationalization", "China", "Innovation", "Competitiveness", "Performance", "Market Orientation" and "Resource-Based View". Since the results of the research show the general characteristics of the studies on export performance in detail, it is thought that it will make important contributions to the literature by providing an overview for future studies in this field.
The Impact of Smart Technologies on International Trade Issues: A Research in the Automotive Industry
(Tarsus Üniversitesi, 2024) Çetinkaya, Ali Şükrü
Enterprises in international trade face various problems such as geographical distances in different countries, cultural differences, language barriers, customs legislation, and logistical challenges. The use of smart technologies can provide significant opportunities for businesses to solve these problems. The impact of smart technology on international trade processes is a significant issue that requires further research. In this study, it is aimed to investigate the effect of smart technology use on the problems faced by businesses in international trade. In this study, which was carried out in a quantitative research design, by using the survey technique, feedback was obtained from 218 employees determined by simple random method from 15 different enterprises that produce automotive spare parts in Konya organized industrial zones and are currently engaged in international trade. Data were analyzed by employing descriptive statistics, explanatory factor analysis, confirmatory factor analysis, and structural equation modeling path analysis technique. The findings of the analysis revealed that smart technologies have an impact on solving the problems encountered in international trade.
Avrupa Birliği Bankacılığında Denetimsel ve Hukuksal Dönüşüm
(Tarsus Üniversitesi, 2022) Kandemir, Şenol; Demirdelen, Özge
2008 krizi, finans sektöründeki sorunların, özellikle para birliğinde ne kadar hızlı ve güçlü bir şekilde yayılabileceğini ve bu tür sorunların Avrupa’daki insanları nasıl doğrudan etkilediğini göstermiştir. Kriz ile birlikte büyük bir dönüşüm yaşayan Avrupa bankacılık denetimi, Euro bölgesindeki bankacılık denetiminin yüksek standartta olmasını ve tüm bankalara tutarlı bir şekilde uygulanmasını sağlayarak kredi kurumlarının güvenliğine, sağlamlığına ve finansal sistemin istikrarına katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Avrupa Birliği bankacılık denetiminde Avrupa Merkez Bankası, nihai sorumluluğu elinde tutarken, ulusal yetkili makamlar da, Tek Denetim Mekanizması içindeki denetim görevlerini yerine getirmektedirler. Bu yapı, ulusal denetçilerin yerel ve özel bilgi birikiminden en iyi şekilde yararlanırken, Euro bölgesindeki tüm denetlenen kuruluşların güçlü ve tutarlı denetimini sağlamaktadır. Avrupa Birliği bankacılık denetim sisteminin en önemli ayağı olan tek denetim mekanizması her ne kadar AB bankacılık sisteminin daha etkili hale gelmesi için atılmış önemli bir adım olsa da mevduat sigorta mekanizmalarının tam olarak oluşturulması ile denetim sisteminin eksik alanları da tamamlanmış olacaktır. Tek bir Avrupa mevduat sigorta planı Euro Bölgesi genelinde tekdüzelik sağlayacak ve tek pazar içinde likidite ve sermaye hareketliliğinin önündeki engellerin kaldırılmasını kolaylaştıracaktır. Bu da, bankacılık sektörünün ve ekonominin verimliliğini artırarak AB’nin ABD ve Çin ile rekabet edebilmesini sağlayacak bir etken olarak ortaya çıkacaktır.
The Mediating Role Of Work-Life Balance In The Effect Of Burnout On Intention To Quit: The Case Of Istanbul Metropolitan Municipality Employees
(Tarsus Üniversitesi, 2023) Atalay, Emine; Aydın, Birsen Yener; Gündoğmuş, Emine; Yıldız, Fatma Zehra
This study aims to examine the mediating role of work life balance in the effect of burnout on turnover intention. The study population consists of white-collar employees in Istanbul Metropolitan Municipality. Convenience sampling method was used in the study and the data were collected through a questionnaire and the data were analysed with IBM SPSS Statistics 25.0 package programme. Kolmogorov-Smirnov, descriptive statistical analyses, t-test and one-way analysis of variance were used in data analysis. Regression analysis based on the bootstrap method was performed in order to reveal the mediating role of work-life balance in the effect of burnout on turnover intention. The study revealed that work-life balance has a mediating effect on the effect of burnout levels of Istanbul Metropolitan Municipality employees on turnover intention. It is necessary to develop appropriate policies and practices to reduce burnout levels of municipality employees and to ensure work-life balance. Again, it is thought that it will be useful to investigate the factors that cause burnout and to offer solutions for them in order to reduce turnover intentions. In addition, another aim of the study is to reveal the differences of variables according to demographic characteristics. As a result of the analyses conducted in this context, it was found that burnout, turnover intention and work-life balance did not differ according to gender and educational status, whereas they differed according to age, marital status, working time, working style, income status, income adequacy status and children status.
The Effects of Web Attractiveness, Web Quality and Hedonic Shopping Value on Online Purchase Decision
(Tarsus Üniversitesi, 2022) Özeltürkay, Eda Yaşa; Koçak, Gizem; Özbek, Hazal Ezgi; Özakın, Mısra; Arık, Gizem
Nowadays, it is known that many people prefer online shopping through websites or other online platforms. It will be beneficial to understand the quality, attractiveness of websites which are the meeting point of consumers and businesses providing online shopping services., and the hedonic (experience-oriented) shopping value effects on the online purchasing decision for online service improvements and developments. This study was designed to investigate the effects of web attractiveness, web quality and hedonic shopping value on online purchasing decision. The research data were obtained from 227 participants online through a questionnaire which is one of the primary data collection methods. Multiple regression analysis was performed on the variables using the SPSS 21 package program. According to the results of the research, it has been observed that the hedonic shopping value has a significant effect on purchasing. In addition, it was concluded that time-based customer value and web quality had a significant effect on hedonic shopping value, but web attractiveness had no effect on hedonic shopping value.
The Future of International Trade: Virtual and Augmented Reality Technology
(Tarsus Üniversitesi, 2024) Tüfenk, M. Burak
Virtual and Augmented Reality (VR/AR) technology represents a revolutionary innovation with the potential to transform the dynamics of international trade. Through the capabilities offered by this technology, it is possible to move beyond the restrictive nature of borders, allowing for the modification of physical presence based on demand. The global trade arena is characterized by its ever-changing and evolving structure. In this domain, businesses are in a continuous search for innovative solutions to gain competitive advantages, enhance productivity, reduce costs, and overcome geographical constraints. VR/AR technology emerges as a result of this search, acting as a potential catalyst in the transformation of the global market. This research aims to evaluate the possible impacts of VR/AR technology on international trade, considering both its positive and negative aspects. The primary research method employed is secondary data analysis. Through this methodology, the findings reveal in-depth insights into the potential effects of VR/AR on trade. However, this study has certain limitations. Relying primarily on secondary data may pose constraints on the scope and depth of the findings. This study seeks to provide a comprehensive perspective on the advantages and challenges of VR/AR technology in international trade, aspiring to make a valuable contribution to the existing literature in the field.
DOĞAL AFETLER VE OLAĞANÜSTÜ DURUMLARDA GÖRÜLEN SALGIN HASTALIKLARIN YAYILIMI
(Tarsus Üniversitesi, 2023) Canbulat, Şenay
Doğal afetler ve olağanüstü durumlar deprem, sel, yıldırım çarpması, volkanik patlama gibi doğal afetler, insanların yaşadığı yerlerde büyük zararlara neden olabilir. Doğal afetler ve olağanüstü durumlardan sonra bulaşıcı salgınlar kaçınılmaz olmasa da, enfeksiyon riski yüksektir. Nüfusun yer değiştirmesi ve toplu yerlerde barınma, bulaşıcı salgınlar için önemli risk faktörlerindendir. Aşı ile önlenebilir hastalıklara karşı altta yatan koruma, salgınların önlenmesinde önemlidir. Doğal bir afet sonrası bulaşıcı hastalıklar, yaygın olarak görülen enfeksiyonlara bağlı olabilir. Bununla birlikte, sıra dışı ve nadir görülen enfeksiyonlar da doğal afetlerden sonra hastalığa neden olabilir. Enfeksiyon türleri, afet sonrası aşamaya bağlı olarak değişir. Bir afetten sonraki ilk günlerde yaralanma ve yumuşak doku enfeksiyonları beklenir. Buna karşılık, sudan kalabalıktan ve vektörlerden bulaşan hastalıklar, afetten sonra bir aya kadar beklendiği tahmin edilmektedir. Doğal afetlerin korkulan bir sonucu, hem insan hem de hayvan ölü bedenlerine maruz kalma olasılığıdır. Bir felaketten sonra ölü bedenlere maruz kalmanın bulaşıcı hastalık salgınlarına yol açtığına dair hiçbir kanıt yoktur. Bu çalışmada doğal afetlerde ve olağanüstü durumlarda salgın hastalıkların yayılımı ele alınmaktadır.
SÜT SIĞIRCILIĞI İŞLETMELERİNDE YAPAY SİNİR AĞLARININ KULLANILABİLİRLİĞİ ÜZERİNE BİR İNCELEME
(Tarsus Üniversitesi, 2022) Ar, Hilal; Şahinli, Mehmet Arif
Son yıllarda, verimliliği ve karı maksimize etmek için süt üretiminde veri yönetimini sağlayan teknolojilerin kullanımı dünya çapında artmıştır. Çiftliklerde toplanan veriler, işletmelerin kaynaklarının ne kadar etkin kullanıldığını belirlemek ve karar verme birimlerinin girdilerini çıktılara dönüştürmedeki performansını değerlendirmek için önem teşkil etmektedir. Bu veriler ile analizlerin yapılabilmesi için üretim, besleme, gebelik oranları gibi gerçek zamanlı bilgileri içeren entegre çözümler sunan ve aynı zamanda tüm hayvanların genel sağlık durumlarının izlenebilmesini sağlayan sürü yönetim sistemleri önemlidir. Sürü yönetim sistemlerinden sağlanan veriler kullanılarak yapay sinir ağları ile sınıflandırma, hastalık teşhisi, kızgınlık tespiti, optimizasyon ve ileriye dönük öngörülerde bulunmak gibi konularda modeller oluşturulabilir. Bu çalışmaların başında 305 günlük süt veriminin belirlenmesi gelmektedir. Bu çalışma ile süt sığırcılığı alanında yapay sinir ağları uygulamaları kullanılarak gerçekleştirilen çalışmalar incelenmiş ve araştırmalar derlenerek gelecek çalışmalara katkıda bulunmak amaçlanmıştır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ AÇISINDAN ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ İKLİMİNİN ÖNEMİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA
(Tarsus Üniversitesi, 2022) Gökçe, Ahmet
İş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının amacına ulaşabilmesi ve de belki de en önemli nokta olarak denetlenebilir olması adına sendikalara oldukça önemli bir görevi bulunmaktadır. Özellikle Covid-19 salgın döneminde işyerlerinde uygulanan iş sağlığı ve güvenliği önlemleri çok daha önemli bir hale gelmiştir. Bu süreçte salgın paralelinde iş sağlığı ve güvenliğine yönelik olarak yasa koyucular tarafından alınan kararlar oldukça önemli olmakla beraber, bu kararların sağlıklı uygulanması ve de denetlenmesi de oldukça kritik bir öneme sahiptir. Bu noktada işyerlerinde örgütlü olan sendikalar denetleme görevini üstlenirken, işyeri yönetimiyle oluşturdukları iletişimin tabiatına bağlı olarak da iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarına ilişkin çeşitli önerilerde bulunabilmektedirler. Ancak öneri sisteminin tam anlamıyla işler olabilmesi ise endüstri ilişkileri ikliminin, yani sendika ve yönetim arasındaki ilişkinin uzlaşmacı bir karakterde olmasına bağlıdır. Bu doğrultuda bu çalışmanın amacı, Covid-19 döneminde sendika ve yönetim arasındaki ilişkileri özellikle iş sağlığı ve güvenliği zemininde değerlendirerek, sendikaların bu süreçte işletme yönetimi ile kurduğu iletişimin tarzına ilişkin tecrübe ve düşüncelerinin tespiti olarak oluşmaktadır. Bu amaçla, yarı yapılandırılmış görüşme yöntemi kullanılarak farklı işkollarında örgütlü olan sendikalarda görevli 5 yönetici ile görüşme gerçekleştirilmiştir. Araştırmada elde edilen veriler doğrultusunda yönetim ile ilişkiler ve salgın sürecindeki ilişkiler başlıkları şeklinde bir gruplandırılmaya gidilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre çalışma grubu kapsamında sendika ve yönetim arasında genel itibariyle uzlaşmacı ilişkiler hakimdir. Salgın döneminde ise bu ilişkilerde paylaşımın hâkim olduğu uzlaşmacı ilişkiler ağırlıkta olmasına karşın, emek hak ve çıkarlarında yaşanan ihlaller bu ilişkilerin sertleşerek çatışmacı bir yapıya dönüşmesine yol açmaktadır.
INVESTGATION OF INCONTINENCE AND PROLAPSE KNOWLEDGE LEVELS OF HEALTHCARE STUDENTS
(Tarsus Üniversitesi, 2023) Pirinççi, Cansu Şahbaz; Cihan, Emine; Arca, Muhammed
Incontinence and prolapse are an important health problems in our society. Both health professionals and the society do not have sufficient knowledge about this issues. Our aim in the study is to examine the level of incontinence and prolapse knowledge of intermediate health personnel. 198 university students were included in the study. Physical and demographic characteristics were recorded. Incontinence and prolapse knowledge level was evaluated with the Prolapse and Incontinence Knowledge Questionnaire (PIKQ). While the mean age of the participants was 20.25±1.31 years, 12.1% were male and 87.9% were female. While 55.1% had not heard of incontinence before, 47% had not heard of prolapse before. The mean PIKQ-incontinence knowledge test score was 7.55, the PIKQ prolapse knowledge test score was 5.28, and the total score was 12.83. The PIKQ scores of the students were calculated as 66.6% out of 100, which is the incontinence subscale score of 8. The equivalent of 6 points out of 100, which is the prolapse subscale score, was calculated as 50%. The PIKQ scores of the participants were found to be significantly higher in women, those who had heard of urinary incontinence before and those who had heard of pelvic organ prolapse (p
İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNDE SEÇME VE YERLEŞTİRME SÜRECİNDE SOSYAL MEDYANIN ÖNEMİ
(Tarsus Üniversitesi, 2024) Korkmaz, Tuğba
Yaşanılan teknolojik çağda gelişmekte olan iş koşulları ve beraberinde gelen rekabet ortamı iş dünyasında çığır açıcı değişimlere yol açmıştır. Gelişen teknolojiye uyum sağlamak isteyen işletmeler, doğru adayı seçme ve yerleştirme konusunda büyük titizlik göstermektedirler. İnternetin doğması ile geleneksel uygulamalar, yerini daha dinamik olan sosyal paylaşım sitelerine bırakarak işletmeler tarafından sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır. Çalışmada amaç, seçme ve yerleştirme süreçlerinde sosyal paylaşım sitelerinin geleneksel yöntemlere göre tercih edilme durumu ve yaşanılan bu süreç zarfında karşılaştıkları avantajlar ve dezavantajların neler olduğunu öğrenmektir. Bu doğrultuda işletmelerin nasıl bir stratejiye başvurdukları öğrenilmektedir. Çalışmada 15 insan kaynakları uzmanı ve yöneticileriyle iletişim sağlanarak nitel görüşme gerçekleştirilmiştir. Yarı yapılandırılış mülakat soruları katılımcılara yöneltilerek istenilen cevaplar alınmıştır. Görüşmeler sonucunda alınan veriler MAXQDA Analytic Pro 2020 programıyla analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre seçme ve yerleştirme süreçlerinde sosyal paylaşım siteleri içerisinden LinkedIn ve Facebook daha aktif kullanıldığı, seçme ve yerleştirme süreçlerinde kurumsal politikaların ön planda olduğu vurgulanmıştır. Sosyal paylaşım siteleri seçme ve yerleştirme süreçlerinde destekleyici bir rol üstlendiği anlaşılmıştır.
ŞEHİR LOJİSTİĞİ ÜZERİNE YAPILAN SİMÜLASYON ÇALIŞMALARINA YÖNELİK BİBLİYOMETRİK BİR ANALİZ
(Tarsus Üniversitesi, 2023) Gültekin, Yasin; Karadağ, Mehmet
Dünya ve şehir nüfusunun giderek artması, kentsel alanlarının kullanımın artması, değişen ve gelişen insan ihtiyaçları şehirlerin tekrardan yapılanması ihtiyacını beraberinde getirmiştir. Özellikle lojistik temelinde trafik sıkışıklığı, trafik yoğunluğu, tedarik zinciri yapıları, son mil taşımacılık, kapıdan kapıya teslimat yoğunluğu gibi problemlerin ortaya çıkması ve nüfus yoğunluğuna ve ticaretin gelişmesine bağlı olarak çeşitli sorunları beraberinde getirmiştir. Bunun yanı sıra elektronik ticaretin bireysel tüketici bazında giderek artması ve bunun sonucunda bireysel teslimatların da artması şehir lojistiğini meşgul eden sorunlar içerisinde yer almaya başlamıştır. Tüm bu nedenler doğrultusunda sorunlara çözüm bulma arayışı da hızlanmaktadır. Çözüm yaklaşımları açısından teknolojinin de gelişmesiyle çeşitli teknikler şehir lojistiği problemlerinin ortadan kalkmasında kullanılmaktadır. Şehir lojistiği problemlerine yönelik çözüm yaklaşımlarının en yenilikçilerinden biri ve bu çalışmanın da odak noktası olan simülasyon teknikleridir. Çalışmanın amacı çeşitli simülasyon tekniklerini kullanarak şehir lojistiği üzerine yapılan çalışmaların bibliyometrik analizini gerçekleştirmektir. Bu doğrultuda SCOPUS veri tabanından 2001-2022 yılları arasında gerçekleştirilen şehir lojistiğine yönelik yapılmış 162 çalışma incelenmiştir. Çalışmaların öncelikle başlıkları, özet ve tam metinleri ele alınarak araştırma amacına uygun olmayanlarının tasnif edilmesi gerçekleştirilmiştir. Bunun sonucunda geriye kalan 116 makale yazara göre atıf, dergiye göre atıf, çalışmaya göre atıf, ülkelere göre atıf, yıllara göre atıf, ortak kelime ağı ve kullanılan simülasyon teknikleri (ajan tabanlı, sistem dinamiği, ayrık olay, Monte Carlo ve hibrid teknik) bağlamında incelenmiştir. Yapılan incelemeler VOSviewer 1.6.18. programı aracılığıyla gerçekleştirilmiştir.
PRODUCT CONCENTRATION AND DIVERSIFICATION IN INTERNATIONAL TRADE: A COMPARISON BETWEEN TÜRKİYE AND CHINA
(Tarsus Üniversitesi, 2024) Aydemir, Muhammed Fatih
In order for countries to achieve stable and sustainable growth in international trade, it is necessary to reduce product concentration in exports and imports or to increase product diversification. The objective of this study is to analyze the product concentration and diversification in exports and imports for Türkiye and China, which represents the largest share of Türkiye's imports and is the world's largest exporter. Additionally, a comparative analysis between the two countries will be conducted. The Harmonized System (HS) 2-digit foreign trade data for the period between 2001 and 2022 were obtained from the International Trade Centre (ITC) Trade Map database. Concentration and diversification analyses were conducted on the aforementioned data. The results of the analysis indicate a downward trend in Türkiye's product concentration in exports, with a lower concentration than that observed in China. Türkiye's product concentration in imports exhibited a decline until 2016, after which it began to increase significantly. When the two countries are compared, it is evident that Türkiye's product concentration in imports is lower than that of China. In recent years, Türkiye's product diversification coefficients in exports have been similar to China's, while China's product diversification in imports has been higher than Türkiye's. These comparisons demonstrate that product diversification is not only important in international trade, but also that the product groups in which the concentration is located are equally important.
BANKACILIK SEKTÖRÜNDE DİJİTAL DÖNÜŞÜM: AÇIK BANKACILIK VE UYGULAMALARINA İLİŞKİN KAVRAMSAL BİR ARAŞTIRMA
(Tarsus Üniversitesi, 2021) Demirez, Dilara; Gür, Duygu; Özeltürkay, Eda Yaşa
Günümüzde bankalar artık teknolojik alt yapı ve imkanlardan ileri düzeyde faydalanmaktadır. Özellikle bankacılık sektörü açısından verinin demokratikleşmesi olarak adlandırılan açık bankacılık kavramı çerçevesinde sunulan çeşitli uygulamalar ve ara yüzler ile izinli olarak verilerin paylaşılmasıyla, üçüncü parti kurumların finansal hizmet geliştirmesine izin verilmektedir. Benzer bir ifadeyle açık bankacılık, bankalarda mevcut olan müşteri finansal verilerinin, müşterilerden izin alınarak üçüncü kişiler ile paylaşılması olarak da ifade edilebilir. Önümüzdeki yıllarda, daha fazla uygulanabilir hale geleceği tahmin edilen açık bankacılık ile çok daha gelişmiş finansal uygulamalar ve finansal hizmetlerin hayatımıza gireceği tahmin edilmektedir. Hem pazarın rekabeti ve şeffaflığı, hem de tüketicilere sunulan ürün ve hizmetlerin çeşitlendirilmesi amacıyla bu tür kavramlara dayanan yaklaşımlar daha sık uygulanmaya başlanmıştır. Bu çalışmanın amacı, “açık bankacılık” kavramı çerçevesinde, bankacılık sektöründeki dijital dönüşümü ve teknolojik inovasyonları incelemektir. Bu bağlamda bankaların tüketicilerin kullanımına yönelik sunduğu uygulamalar özetlenmiştir. Ayrıca dijital bankacılık sektöründe yapılan çalışmalara katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
ENDÜSTRİ 4.0’IN DİJİTAL PAZARLAMAYA ETKİLERİ
(Tarsus Üniversitesi, 2021) Sağtaş, Saadet
Bilgi teknolojilerinde yaşanan gelişmeler ile birlikte dünya ve endüstri yapısı değişim göstermektedir. Sosyal ve günlük yaşamda da köklü dönüşümlerin yaşanmasına yol açan sanayi devrimlerinin en önemli özelliği, sürekli gelişmesi ve ilerlemesidir. Günümüzde sanayinin dört büyük evresi olduğu kabul edilmektedir. Sanayileşmenin 4. Evresi olarak tanımlanan Endüstri 4.0, ülke ekonomilerinde tüm sektörleri etkileyecek yeni bir iş akışı geliştirmektedir. Akıllı üretim teknolojileri, büyük veri ve bulut bilişim, nesnelerin interneti, artırılmış gerçeklik gibi endüstri alanında dijitalleşmeye yön veren bazı yeni teknolojiler pazarlama anlayışını da etkilemiştir. Endüstri 4.0’ın pazarlama alanına yeni fırsat sağlamasının yanında, tüm değer zincirleri üzerinde güçlü bir etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada Endüstri 4.0’ın temel bileşenlerini ve dijital pazarlama üzerindeki etkisini aktarmak amacıyla literatür taramasından faydalanılmıştır.
DATA ANALYSIS of the TOP UNIVERSITIES in the RANKING via the TOPSIS MODEL
(Tarsus Üniversitesi, 2022) Şahinbaş, Kevser; Keskin, Abdurrahman
In this study, it is aimed to analyze the data of the ranking systems among the world universities and to rank them with the TOPSIS method. This study is an analysis of features and criteria of the ranking systems of world universities. Since there are dozens of different systems for ranking universities, this study focuses on the more popular systems. Considering that each of these systems has different criteria and systematics, the study is not for comparison purposes. It is possible to consider these criteria and to establish their structuring according to some of these criteria in order for the universities in Turkey, which have increased rapidly in recent years, to become compatible with the world. For universities in Turkey to rank higher, it would be beneficial to examine the characteristics of European and American universities, and then universities in the Near and Far East, such as scientific study, physical and social facilities, and the number of faculty members. Thus, each university can organize its mission and vision according to international developments.
AHS-COCOSO YÖNTEMİ İLE APEC ÜLKELERİNİN LOJİSTİK PERFORMANSLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ
(Tarsus Üniversitesi, 2024) Alnıpak, Serdar
Tedarik zinciri yönetiminin bir bileşeni olarak lojistik; müşteri ihtiyaçları doğrultusunda ürün, hizmet ve bilgilerin başlangıç ve tüketim noktaları arasında ileri ve geri yönde akışının planlanması, yürütülmesi ve kontrolü olarak tanımlanmaktadır. Hem işletmeler hem de ülkeler bazında rekabet avantajını sağlamada verimli ve maliyet etkin lojistik faaliyetler büyük önem taşımaktadır. Bu faaliyetlerde sağlanan başarılar uluslararası ticaret hacminin büyümesinde kilit taşlardan biridir. Bu bağlamda LPI (Lojistik Performans İndeksi), ülkelerin lojistik performansının ölçülmesinde önemli bir araçtır. İlgili gösterge eşit öneme sahip olduğu kabul edilen altı kriterden oluşmakta ve ülkelerin lojistik faaliyetlerinin güçlü ve zayıf yönlerini ortaya koymaktadır. Bu çalışmada, ilgili altı kriter AHS (Analitik Hiyerarşi Süreci) yöntemi ile ağırlıklandırılmış ve elde edilen değerler ile 2,9 milyardan fazla insana ev sahipliği yapan ve küresel GSYİH'nın yüzde 60'ından fazlasını oluşturan Asya Pasifik Ekonomik İş birliği (APEC) ülkelerinin lojistik performansları CoCoSo (Combined Compromise Solution) yöntemi ile hesaplanmıştır. Yapılan analizlerde ‘’Ticaret ve Ulaşımla İlgili Altyapının Kalitesi’ kriteri en önemli kriter olarak belirlenmiş ve ilgili ülkelerin 2023 yılı raporunda belirtilen sıralamaları ile bu çalışmada elde edilen performans sıralamaları arasında bazı farklılıklar olduğu görülmüştür.

Güncel Gönderiler