Yazar "Köse, Sinan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe AÇIK KALP AMELİYATI GEÇİREN HASTALAR İÇİN GELİŞTİRİLMİŞ AYARLANABİLİR BAŞ VE BOYUN DESTEKLİ DEĞİŞKEN AÇILI MODÜLER YASTIK ÜNİTESİ TASARIMI(2021) Bal, Demet; Köse, Sinan; Cilingir, DilekAmaç: Bu çalışma ile ameliyat sonrası supine pozisyonunda yatamayan açık kalp ameliyatı geçiren hastaların kullanabileceği, farklı karyola sistemlerine kolaylıkla montajlanabilen, hastanın uyku ve dinlenme periyotlarında baş-boyun bölgesini destekleyen yastıklardan kaynaklanabilecek olumsuzlukları asgari düzeye indirgeyecek modüler yastık ünitesinin tasarlanması amaçlanmaktadır. Yöntem: Açık kalp ameliyatı geçiren hastaların ameliyat sonrası dönemde supine pozisyonunda yatamamaya bağlı gelişen sorunları literatür taranarak araştırılmış ve bu doğrultuda tasarımın sınır şartları belirlenmiştir. Hastayı simgeleyen baş-boyun bölgeleri, bilgisayar destekli tasarım yazılımlarıyla (CAD; Computer Aided Desing) modellenerek hareket analizleri gerçekleştirilmiş olup başın sağ ve sola düşme hareketlerinde başın açısal hız gibi hareket karakteristiklerine ait grafikler elde edilmiştir. Sonlu elemanlar analizi yöntemiyle maksimum von-Mises gerilme değerleri incelenerek sistemin kritik bölgeleri tespit edilmiş olup son olarak optimizasyon çalışmalarıyla modüler yastık ünitesinin nihai tasarımı elde edilmiştir. Bulgular: Tasarımı gerçekleştirilen modüler yastık ünitesinin hareket analizinde, hasta başının sağ/sol taraflara düşüşünde, yan yastık bölümleri hasta başının düşüş hızını yavaşlatmakta ve sıfırlamaktadır. Yan yastık ünitelerinin hareket sönümleyici elemanları, hasta başını omuz hizasına düşmeden durdurabilmiştir. Sonlu elemanlar analizi ile tasarımın maksimum gerilmeye maruz kalan bölgeleri tespit edilmiştir. Model başının yana yatmasıyla yan yastık ünitelerinde ortaya çıkan maksimum von-Mises gerilme değeri 490,46 MPa olup bu değer kayıt sistemlerinde bulunan sönümleme elemanlarında görülmüştür. Maksimum gerilme değerinin akma dayanımının altında bulunması sistemin emniyetli değerin altında olduğunu göstermektedir. Sonuç: Modüler yastık ünitesi, hastaların dinlenme ve uyku durumlarında, başlarının sağa sola istemsizce düşmesini ve yastıkların hastanın baş bölgesinden kaymasını önleyerek hastanın konforunu artırabilir.Öğe Atık Katalitik Konvertörlerden Geri Kazanılmış Nano Boyutlu Seramik Tozlarının Epoksi Matriksli Kompozitlerde Katkı Malzemesi Olarak Değerlendirilmesi(2024) Köse, SinanFosil yakıtlı araçların yanma sonrası egzoz gazlarında bulunan zararlı bileşenleri asgari düzeye indirgeyen katalitik konvertör sistemleri, platin, paladyum ve rodyum gibi değerli metallerin yanı sıra seramik gibi ekonomik değeri düşük malzemelerden oluşmaktadır. Kullanım ömürlerinin sonunda geri dönüşümleri hem içeriğindeki değerli metallerin ekonomiye tekrar kazandırılması hem de atık depolama gibi atık bertaraf sorunlarını ortadan kaldırmaktadır. Katalitik konvertörlerin içeriğindeki değerli metallerin tekrar geri kazanımları sırasında seramik gibi ekonomik değeri olmayan malzemeler atık olarak göz ardı edilmektedir. Araştırmalar, seramiklerin katkı malzemesi olarak kompozitlerde kullanımlarının termal iletkenlik özelliklerinde anlamlı iyileşmelere neden olduğunu ortaya koymuştur. Bu çalışma ile; kullanım ömürleri tamamlanmış katalitik konvertörlerden elde edilen seramiklerin, kompozitlerde katkı malzemesi olarak değerlendirilmesini amaçlanmıştır. Değerli metalleri için geri dönüşüme tabi tutulan konvertörlerin artık seramik malzemeleri öğütülerek nano boyuta indirgenmiştir. Nano boyuttaki seramik tozları ağırlıkça %5, %10 ve %15 oranlarında epoksiye katkılanarak kompozit numuneleri elde edilmiştir. Bu numunelerin fiziksel, kimyasal ve mekanik özellikleri incelenerek birbirleriyle karşılaştırılmıştır.Öğe Determination of mechanical performance of boric acid filled polypropylene based polymer composites(2023) Ünal, Hüseyin; Yetgin, Salih Hakan; Köse, SinanPolypropylene (PP) polymer, which is one of the indispensable materials of our daily life and stands out with its lightness, low cost and chemical resistance properties in the industry, was used. In industrial applications where the properties of polymers without additives are not sufficient, composite materials are produced by adding some additives to the polymer. In this experimental study, the mechanical properties of composites produced by adding boric acid (BA) to PP polymer at 5 wt.% (PP/5BA), 10 wt.% (PP/10BA) and 15 wt.% (PP/15BA) ratios were investigated. the effect of both BA filler and optimum BA filler ratio on mechanical properties were investigated. In the production of PP/BA composites, granules were first produced in an industrial twin screw extruder. Then, PP/BA composite tensile and impact test specimens were moulded on a conventional injection moulding machine. As a result, it was observed that the tensile modulus, tensile and yield strength of the composite materials decreased with increasing boric acid filler content in PP polymer. Depending on the boric acid filler content, the tensile strength decreased by an average of 18.3% and the breaking strength decreased by 14.8%. The lowest tensile modulus was obtained with a value of 2713 MPa at 10wt.% boric acid filler addition. The impact strength increased slightly at 5 wt.% boric acid filler addition and decreased at 10wt.% and 15wt.% boric acid filler addition.Öğe HİGROSKOPİK MADDELERİN ÜRETİMİNDE KULLANILABİLİR SICAKLIK, BASINÇ VE KARIŞTIRMA KONTROLLÜ ULTRASONİK PİLOT REAKTÖR TASARIMI(2023) Köse, Sinan; Ulusal, Fatma; Yetgin, Salih HakanÇinko klorür, sodyum hidroksit, magnezyum oksit, kalsiyum oksit gibi maddeler kimyasal yapıları gereği kristalleri içerisine difüzyon/absorpsiyon gibi yollarla su tutarlar. Bu maddeler, higroskopik maddeler olarak adlandırılıp sıvı ve katılar maddelerden su uzaklaştırmak amacıyla kullanılmaktadır. Üretimleri amacıyla özel kapalı sistemler kullanılması gerekmekle birlikte ortama giren veya maddenin absorpladığı suyun ortamdan uzaklaştırılması ve kalsinasyon işlemleri için yüksek sıcaklıklarda tepkime odaları gerekmektedir. Higroskopik maddelerin tepkimesi sırasında ortaya çıkan gazların ortamdan uzaklaştırılması veya ürünün nemlenmesi önlemek için su buharının sistemden uzaklaştırılması gerekmektedir. Piyasada yer alan reaktörler incelendiğinde başta topaklanma, hantal yapıları, yüksek enerji gereksinimleri ve paketlenme süreçlerinde havayla temas gibi olumsuzluklar göstermektedirler. Bu çalışma ile kalsiyum oksit ve magnezyum oksit temel alınmak üzere, ilgili kimyasalların üretim prosesinde ve kimyasal tepkimelerinde kullanılmak amacıyla yeni bir pilot reaktör ünitesinin sınır şartlarının belirlenmesi ve 3B tasarımlarının yapılması amaçlanmıştır. Piyasada yaygın kullanımı olan reaktörler incelenerek sınır şartları belirlenmiştir. Belirlenen ihtiyaçlara göre 3 boyutlu tasarımları gerçekleştirilmiştir olup elde edilen verilere göre mevcut sistemlere göre %42 daha hafif, %50 daha küçük yeni bir sistem tasarlanmıştır. Çalışma ile en az %38 daha fazla ürün işleme kapasitesine sahip olup %25 oranında enerji kullanımını azaltan bileşenlerden oluşan yeni bir reaktörün tasarımı gerçekleşmiştir.Öğe KARBON FİBER KATKILI POLİAMİT 66 POLİMER KOMPOZİTLERİN TRİBOLOJİK ÖZELLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ(2023) Özsarikaya, Bilal; Yetgin, Salih Hakan; Köse, SinanBu çalışmada, poliamit 66 (PA66) polimeri ile ağırlık olarak % 10, %20 ve %30 oranlarında karbon elyaf (KE) takviyeli poliamit 66 kompozitlerinin aşınma ve sürtünme davranışları incelenmiştir. Aşınma deneyleri çelik diske karşı kuru ortam şartları altında gerçekleştirilmiştir. Karbon elyaf katkılı PA66 kompozitleri çift vidalı ekstruderde granül olarak üretilmiş sonrasında enjeksiyon makinesi ile aşınma test numuneleri basılmıştır. Aşınma testleri 0,4, 0,8 ve 1,2 m/s kayma hızlarında, 20, 30 ve 40N yükler altında yapılmıştır. Deneyler, ortam sıcaklığında pim-disk aşınma cihazında gerçekleştirilmiştir. 0,8 m/s hız ve 30N yükte, PA66 polimerine ilave edilen %10, %20 ve %30 oralarındaki KE, sürtünme katsayısını %12,4, %23,5 ve %32,7 oranında, aşınma oranlarını ise %19,9, %38,9 ve %82,0 oranında azaltmıştır. Artan yük ve hız ile sürtünme katsayısı ve aşınma oranı artmıştır. Genel olarak, PA66 ve PA66/KE kompozitlerin aşınma oranları 10-10 mm3/Nm olarak elde edilmiştir. Aşınma oranı ve sürtünme katsayısı arasındaki korelasyon katsayısı (R2) PA66 polimeri için 0,9686, PA66/30KE kompozitin için ise 0,775 olarak elde edilmiştir. Uygulanan tribolojik test çalışma şartlarında % 30 oranında karbon elyaf takviyeli PA66 kompozitin katkısız PA66’ya göre ortalama %82 oranında dirençli olduğu belirlenmiştir.Öğe Tribological performance of polyamide 6/wax blend for rolling bearing, bushing and gear applications(2023) Ünal, Hüseyin; Yetgin, Salih Hakan; Köse, SinanIn this experimental study, polyamide6 polymer, which is among the engineering plastics used in rolling bearings, gears, rollers and bushings, was used. In addition, PA6 polymer blends with 6% wax solid lubricant were produced to increase wear resistance and their tribological performances were investigated. The polyamide 6/wax blend was first produced in granule form in twin screw extruder by compound production method. Then, test specimens were injection molded using the granules. AISI 316L stainless steel was used as a counter-disc in tribology tests. The tests were carried out under dry sliding conditions and at room temperature. Wear tests were carried out on a pin-disc wear tester at two different loads and four different sliding speeds. The coefficient of friction (CoF) and specific wear rate (SWR) of the materials were determined. According to the test results, an increase in the CoF and SWR of both PA6 polymer and PA6/6% wax blend was observed with increasing sliding speed. At the load and speed ranges studied, the CoF of pure PA6 polymer varied between 0.25 and 0.36, while the CoF of PA6/6% wax blend varied between 0.10 and 0.13. The SWR of PA6 polymer was obtained in the range of 1.2-12x10-4 mm3/N-1m-1, while the SWR of PA6/6% wax blend was obtained in the range of 1.2-3.0x10-5 mm3/N-1m-1. The addition of 6% wax to PA6 polymer caused a significant decrease in both CoF and SWR and contact surface temperature.Öğe Wearable Modular Chest Tube Carrying Apparatus for Lower Extremities(Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, 2022) Köse, Sinan; Bal, Demet; Özcan, Tuğba; Kasap, KevserChest tube application is performed in the treatment of lung diseases such as pneumothorax, hemothorax, pleural effusion and empyema, and in the drainage of blood and air accumulated in the pleural cavity after thoracic surgery. In chest tube application using a closed underwater drainage system, it is necessary to use the chest tube correctly in order to realize one-way drainage in the lungs, to ensure the continuity of effective ventilation and closed drainage. During the mobilization process after chest tube application, the patient carries the drainage bottle by holding it from the carrying strap at the top of the bottle, putting the bottle in a bag and tying it to the IV pole. During transportation, the drainage bottle is overturned and damaged and the chest tube may come off due to reasons such as rupture of the strap, rupture of the bag, and the fall of the IV pole. Due to the displacement of the chest tube, air fills the pleural space and the lungs lose their function due to the increased positive pressure. In addition, it causes complications such as bleeding, pain and infection caused by trauma in the incision area and prolong the patient's discharge period. In this study, it was aimed to design a modular chest tube carrying device that can be worn on the lower extremities to minimize the problems that may occur in the transportation of the chest tube, which is used to drain blood and air in patients who have undergone thoracic surgery. The developed chest tube carrying device design consists of a physical structure that can be worn on the lower extremities of the patient and consists of the chest tube carrying apparatus body where different sizes of chest tubes are positioned, the unit cover that prevents the chest tube from being dislodged, and the leg connection strap that connects the chest tube body to the lower extremities. The chest tube carrying apparatus body can be locked by closing with the unit cover, thus ensuring the safety of the chest tube. The chest tube carrying apparatus can be fixed to the patient's leg by adjusting the connecting straps according to the size of the lower extremity of the patient. In addition, the spring mechanism located at the bottom of the chest tube carrying apparatus body softens the hard movements that may occur during the mobilization of the patient in order not to damage the chest tube. As a result, the use of a wearable modular chest tube carrying device for the lower extremities aims to prevent complications caused by the fall of the chest drainage bottle during transportation. In this way, patients with chest tube can be mobilized after chest tube application, while performing the chest tube more safely and comfortably.